Ahmet Vefik Paşa Kimdir? Biyografi Sayfası

29.10.2021
419
Ahmet Vefik Paşa Kimdir? Biyografi Sayfası

Ahmet Vefik Paşa Kimdir? Biyografi, bölümünde Ahmet Vefik Paşa Kimdir? Biyografi sayfası ile karşınızdayız. Ahmet Vefik Paşa Kimdir? Biyografi detayları ile daha da iyi tanıyalım.

Ahmet Vefik Paşa Kimdir? Biyografi – Kaç Yaşında – Memleketi Neresi

Ahmet Vefik Paşa

Ahmet Vefik Paşa, 3 Temmuz 1823 senesinde İstanbul’da dünyaya geldi. Hariciye Nezareti memurlarından Ruhittin Efendi’nin oğludur. Dedesi Yahya Naci Efendi, Müslüman Osmanlı memurlara yabancı dil öğretmek için kurulan ve devletin yıkılışına kadar varlığını ilerleten Tercüme Odası’nın ilk müslüman çevirmenidir. Babası da Fransızca bilirdi ve çevirmenlik yapmış, Tercüme Odası’nda çalışmış bir kişiydi.

Türk edebiyatının büyük şairlerinden Abdülhak Hamid Tarhan’ın babası Hayrullah Efendi ile de kardeş çocuğu olan Ahmet Vefik Paşa’nın yetiştiği aile çevresi onu dil öğrenmeye, çevirmenlik yapmaya yöneltmiştir.


1831 senesinde İstanbul’da başladığı eğitimini, babasının görevi sebebiyle gittiği Paris’te dönemin gözde okullarından Saint Louis Le Grand Lisesi’nde bitirdi. Babası, Paris’e elçi olarak atanan Mustafa Reşit Paşa’nın tercümanlığını yapmaktaydı. Kendisi de Paris’te olduğu süre içinde Fransızca’yı anadili gibi öğrendi. Fransızca’nın bunun yanında İtalyanca, Yunanca ve Latince de öğrendi.

1837’de yurda döndüğünde Tercüme Odası’nda memuriyet yaşamına başladı. 1840’da elçilik katibi göreviyle Londra’ya gitti ve İngilizce öğrendi.

2 yıl sonra Sırbistan’da, İzmir’de, Memleketeyn’de (Sırbistan, İzmir, Eflak ve Boğdan) geçici ve özel görevler aldı. Bunun yanı sıra İstanbul’a döndükçe aşaması yükseltilerek Tercüme Odası’na atandı.

Kısa bir süre pasaport dairesinde müdürlük yaptı. Sonra uyrukluk işlerini çözmek ve neticelendirmak için İzmir’e gönderildi. 1845 senesinde İzmir’den dönünce görevi yükseltilerek “Tercüme Odası Mümeyyiz’i”, 1847’de “mütercim-i evvel” (baş çevirmen) oldu. 1847 senesinde devletin ilk resmi salnamesinin hazırlanması işi kendisine verildi.

1849’da mütercim-i evvel rütbesinin bunun yanında başmümeyyizlik rütbesini aldı. Aynı yıl Reşit Paşa aracılığıyla kendisine Aydın’da bir çiftlik armağan edilen ünlü Fransız şair Alphonse de Lamartine’in rehberliği ile vazifelendirildi, onunla bir buçuk ay geçirdi.

1849 senesinde Macaristan mültecileri olayını çözmek için vazifelendirildi. Olağanüstü yetkilerle Memleketeyn’de komiser vekili olarak görevlendirilen Ahmet Vefik Paşa, İstanbul’a döndüğünde Memleketeyn ile ilgisini kesmedi ve bu yerler ile ilgili rahatça bilgi edinebilmek için Rumence öğrenmeye başladı.

1851’de birden fazla husustaki derin bilgisi sebebiyle, diğer resmi görevlerinin bunun yanında, yeni kurulan Encümen-i Daniş adlı bilim kuruluna üye seçildi ve bu kullanıcı hesabın gerektirdiği çalışmaların içinde yer aldı.

Vefik Paşa, 1851’de Encümen’i Daniş’de görevlendirilmesinin hemen sonrasında Tahran’a elçi olarak atandı ve dört yıl bu görevi sürdürdü. Tahran’da elçilik binasını Osmanlı Devleti toprağı olarak ilan edip bayrak çektiren Ahmet Vefik Paşa, elçilik binalarına bayrak asma adetini getiren kişi oldu. Paşa, gittiği yerlerde resmi görevlerinin bunun yanında özel olarak dillerini , kültürlerini, geleneklerini öğrenmek adetinde idi. İran’da Fars dilini ve İran tarihinin kökenlerini öğrendi; bu ülkenin edebiyat, felsefe ve din konuları ile de yakında zamandan ilgilendi. Tahran’da doğu dillerini incelemesi ve dillerin tarihsel gelişimine kafa yorması onu Osmanlıca’nın Farsça ve Arapça’nın etkisinden kurtarılması düşüncesine sevketti.; Türkçü bir tutum geliştirdi.

Küçük yaşlardan beri kendisini koruyan Reşit Paşa’nın Abdülmecit’e sadrazam olması ile önemli görevlere getirieln Ahmet Vefik Paşa, “Meclis-i Valay-i Ahkam-ı Adliye” kullanıcı hesabı (1855), “Deavi Nazırlığı” (1857), Paris elçiliği (1860) yaptı. Paris büyükelçiliği sırasında III. Napolyon ile aralarında yaşanan gerilim, fıkralara konu oldu.

Paris sefaretinden İstanbul’a döndükten sonra 1862’de Darülfünun’da Hikmet-i Tarih (Tarih Felsefesi) hocası, aynı sene içinde Bursa’da Evkaf Nâzırı oldu.

Darülfünun hocalığı sırasında “Şecere-i Türkiye”’ (Türklerin soy kütüğü) adlı eseri Çağatay Türkçesi’nden İstanbul Türkçesi’ne çevirdi; Türklerin tarihinin Osmanlı tarihi ile başlamadığını savundu. Ayrıca “Lehçe-i Osmani” (Osmanlı lehçesi) Türk lugati hazırlayacak değişik Türk lehçelerinin varlığını gösterdi.

Evkaf Nazırlığı görevi sırasında çeşitli zelzelelerde, özellikle de 1855 depreminde hasar görmüş ve o güne kadar onarım görmemiş Osmanlı yapılarını tamir ettirdi. 29 Mayıs 1862 senesinde Padişah Abdülaziz aracılığıyla Divan-ı Muhasebat Reisliğine tayin edilen Ahmet Vefik Paşa bugünkü adıyla Sayıştay’ın ilk başkanlığını yapmıştır. 1864 senesinde halkın şikayetleri üzerine Bursa’daki görevinden alınarak senelerca resmi bir görev verilmedi, bu süre içinde Türk tarih ve edebiyatına yeni eserler ve tercümeler kazandırdı. Mehmet Emin Ali Paşa’nın ölümünden sonra Mahmut Nedim Paşa’nın sadrazam olması ile kendisine yeniden devlet görevleri verildi. 1872’de birinci defa olarak Maarif Nâzırı olarak atandı ama 1873’de görevden alındı. Kısa bir süre Edirne Valiliği yaptı. 1876’da Petersburg Bilim Akademisi’ne üye seçildiği için Petersburg’a gitti. Lehçe-i Osmanî adlı eserini görülmektedirmasında, ona Türk lehçelerini inceleme fırsatı veren bu seyahat etkili oldu.

18 Mart 1877’de çalışmalarına başlayan ilk Meclis-i Mebusan’ın İstanbul üyesi olarak seçilen Vefik Paşa, Mebusan’ın başkanlığını yaptı. Oturumları diktatörce idaret ettiği yolunda eleştirilere uğradı. Divan-ı Muhasebat Reisi

1878’de tekrar Maarif Nazırı, ardından da sadrazam oldu ve yüzsenelerdır kullanılan “sadrazam” sözcüğünü “başvekil” olarak değiştirdi. Bu vazifeye geldiği sırada imparatorluk, 93 Harbi’nden yenik çıkmıştı. Rusya ile yapılan ağır anlaşma koşullarını hafifletmek için çalıştı ve donanmanın teslimini önledi. Abdülhamit’i hal edeceği yönündeki bir jurnal sebebiyle 18 Nisan 1878 tarihinde görevindminimumledildi.

1879-1882 senelerı içinde Bursa valisi olarak görev yaptı. Valiliği sırasında Bursa yolları ve caddelerini Paris belediye başkanı George Euègene Haaussmann’dan esinlenerek yaptırdı. Bursa’da zarar görmüş birden fazla önemli anıtın onarımı şehre getirttiği Fransız mimar Leon Parvillee aracılığıyla gerçekleştirildi. Ayrıca şehre Hükümet Konağı, Memleket Hastanesi, Belediye Binası, Tiyatro binası yaptırdı.

Yaptırdığı tiyatro binasında çevirdiği Molière eserlerinin sahneye konulmasını sağladı; İstanbul’da yıktırılan Gedikpaşa Tiyatrosu’nun oyuncularını himayesine alarak Bursa’ya getirtti; sahnelenecek oyunların dekorundan provalarına kadar her şeyiyle ilgilendi. Ahmet Vefik Paşa’nın kurduğu bu tiyatro, İstanbul dışında Anadolu’da kurulan ilk tiyatro idi. Onun izinden giderek Adana valisi Ziya Paşa da 1880 senesinde Adana’da bir tiyatro yaptırdı.

Paşa, bunun bunun yanında valiliği sırasında “Müntehabât ı Durub-ı Emsal” (Atalar Sözlüğü) adlı yapıtının içeriğini 5000 maddeye çıkarıp Hüdevandigar Matbaası’nda yeniden bastırdı(1881).

1882’de Bursa valiliği görevinden alından paşa, Mehmet Sait Paşa’dan boşalan başvekillik makamına tekrar başvekil atandı ama 3 gün sonra görevden alındı ve bir daha kendisine resmi bir görev verilmedi. Padişah II. Abdülhamit’in onu başvekilliğe atayıp 3 gün sonra görevden almasının bazı vekillere gözdağı vermek için olduğu öne sürülür.

Ahmet Vefik Paşa, bu olaydan sonra ölümüne kadar Rumelihisarı’ndaki evinde ilmi ve edebi çalışmalar yaptı. Oluşturduğu kütüphane, “İstanbul’un en zengin kütüphanesi” olarak tanındı.

2 Nisan 1891 tarihinde İstanbul’da, Rumelihisarı’ndaki köşkünde vefat etti. Cenazesi, Rumelihisarı’nda Kayalar Mezarlığı’na toprağa verildi.

Ahmet Vefik Paşa’nın ünlü kütüphanesi, ölümünden sonra kısım kısım satılmış, satış 1902’ye kadar sürmüştür. 1902’de kütüphane binası ve kalan kitaplar Rıza Paşa adında biri aracılığıyla satın alındı. Rıza Paşa Koleksiyonu ardından Maarif Nezareti aracılığıyla satın alınmış ve Darülfünun’a verilmiştir. Kütüphane binası ise 1927 senesinde satıldı.

Ahmet Vefik Paşa, Moliere’in 16 eseri ile Victor Hugo ve Voltaire’in eserlerini tercüme etti.

Ahmet Vefik Paşa Eserleri – Kitapları
1852 Müntehabât-ı Durub-ı Emsal (Atakelimeleri)
1863 Hikmet-i Tarih (Tarih Felsefesi)
1869 Fezleke-i Tarih-i Osmani (Kısa Osmanlı Tarihi)
1864 Secere-i Türkî
Lehçe-i Osmanî :İlk Türkçe sözlüklerden biri

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.