Gottlieb Fichte Oberlausitz Kimdir? Biyografi Sayfası

25.10.2021
337
Gottlieb Fichte Oberlausitz Kimdir? Biyografi Sayfası

Gottlieb Fichte Oberlausitz Kimdir? Biyografi, bölümünde Gottlieb Fichte Oberlausitz Kimdir? Biyografi sayfası ile karşınızdayız. Gottlieb Fichte Oberlausitz Kimdir? Biyografi detayları ile daha da iyi tanıyalım.

Gottlieb Fichte Oberlausitz Kimdir? Biyografi – Kaç Yaşında – Memleketi Neresi

Gottlieb Fichte

Gottlieb Fichte Oberlausitz, 19 Mayıs 1762 senesinde Saksonya’da dünyaya geldi. Küçük bir köydeki yoksul bir dokumacının oğlu olan Fichte, 9 yaşına kadar dokumacılık ve çobanlık yapmış.

Varlıklı bir çiftlik sahibi şans eseri onun zekasını farketmiş ve himayesine alarak bir okula başlatmış. Lakin bu birinin ölmesi ile tekrar yoksulluk ve sıkıntı çekmeye başlayan Fichte üniversiteyi çok zor bitirebilmiş. Özel ders vererek para kazanmaya çalıştığı sıralarda bir öğrencisi aracılığıyla Kant’ın felsefesiyle tanışmış ve o günden sonra tüm yaşamını onun felsefesini daha da ilerletmeye adamıştır.

Fichte, Kant’ın bir başlangıç yaptığına ve bu başlangıcın bir sisteme kavuşturularak tamamlanması gerektiğine inanmıştır. Bu sisteme ulaşmak için de bir çıkış noktası arar. Ona göre bu çıkış noktası sujedir, bilinçtir. Burada iki yol mevcuttur; 1.Objeyi çıkış noktası almak, ki o zaman objenin yanında nasıl oluyor da bir suje, bir bilinç var olabiliyor sorusu ile karşılaşırız. Ona göre bu soru çözümsüzdür ve insanı determinizm ve mekanizme sürükler ve bu durumda özgürlük diye bir şey olamaz. 2. süjeyi çıkış noktası almak, bu durumda ise bilincin objeyi nasıl tasarımladığı sorusu ile karşılaşırız ve bu sorunun çözümü mevcuttur.


Fichte’ye göre bilincin özü eylemdir. Böylelikle yola çıkan Fichte Kant’ın yanlış düşünme diye adlandırdığı dialektitiği tercih ederek ilerler. Ona göre bütün bilgimiz üç adımlı dialektik bir hareketle meydana gelir. 1. Objeyi “a, a’dır” gibi ortaya koyup kavramak. 2. Objeyi “a, non-a değildir” gibi öteki objeler ile karşı karşıya geldirarak ayırt etmek. 3. a ve non-a’yı içine alan bir kavram ile sınırlamak. Onun verdiği bir örnek şöyle; 1. Altını görüp tanırım. 2. Onu bakırdan ayırt ederim. 3. Onu bakır karşısında şu yada bu nitelikle sınırlanmış bir “maden” olarak kavrarım. Şimdi “ben” kendi özünü bilmek isterse önce kendisini bilmesi, düşünmesi gerekir. Bu ise Fichte’ye göre bir eylemdir. Yine sonraki eylem ile “ben”, “ben olmayanı” karşısına koymalıdır ki kendisini ayırt edebilsin. Bu “ben olmayan”” ‘da doğa ve doğanın nedenselliğidir. Bu noktada doğa kendimizi bilmemizin bir aracıdır. Lakin Fichte’ye göre bilmek değil eylemek esastır. Bu nedenle bu noktada kalınamaz, “ben” ‘in amacı eylemdir yani özgür olan özünü gerçekleştirmek.

Fichte’de ahlak felsefesinin temeli özgürlük sorunudur. Anlak öğretisinin formunu sağlayan özgürlüktür. Lakin bu özgürlük bir eylemdir. İnsan bu eylem ile özgür olur. Bu eylemin amacı da özgürlük olmalıdır, yoksa eylem dış amaçlara yöneldiğinden özgürlük gerçekleşmez. Bu eylemin uygunluğuna da vicdan karar verir. Vicdan’ın Fichte’de özel bir yeri mevcuttur. Immanuel Kant, “Genel bir yasa olmasını isteyebileceğin bir ilkeye göre eyle” demişti, Fichte “Vicdanına göre eyle” der. Burada Fichte’ye göre iyi olan, eyleme halidir, çünkü eyleme geçmek özgürlüğün gerçekleşmesidir. Kötü olan ise eylemsizliktir çünkü özgürlüğü yok eder. Lakin buradaki eyleme hali olarak doğal gereklilikler yahut içgüdüler göz önünde bulundurulmaz, bu tür eylemler insanı edilgen yapar. Kişi doğal yönünü aşıp kendi “Ben” ‘inden dolayı eyleme geçmelidir ki özgür olabilsin. Doğal yön bu amaç için yalnızca bir araçtır.

Kişinin kendisini gerçekleştirmesi de üç aşamalıdır. 1. İsteme. Bu etapta kişi hazza ve mutluluğa varmaya çalışır, hayvanlar gibi çevresinin ikazmlarına bağlıdır, yalnızca gereksinimleri karşılayacak araçlara yönelir, iştahını doyurmaya çalışır. Özgür değildir. 2. Egemen olma. Kişinin tek amacı egemen olmaktır, yalnızca iştah yerini egemen olmaya bırakmıştır. 3. Son basamakta kişi özgür olmak ister. Bu durumda kişi diğerlerinin hak ve özgürlükleri karşısında kendi haz ve egemen olma arzusunu kendiliğinden, özgür olarak sınırlamayı bilir.

Fichte devlet ve hukuk hususunda da özgürlüğü temel alır. Ona göre hukukun tümel geçer bir yönü mevcuttur ve bu insanın ilk ve doğal hakları olduğu düşüncesine bağlıdır. Kişinin özgürlük hakkı doğal bir haktır ve her kişi kendi özgürlüğünün başka bireylerin özgürlükleri ile sınırlanmış olduğunu kabul etmelidir. Lakin bu durumu koruyan bir güce ihtiyaç mevcuttur. İşte devlet bu noktada görülmektedir. Ona göre kişi, devletin otoritesini kendisi istemeli ve devletin kendisini zorlayacağı yasayı da kendisi seçmelidir. Lakin Fichte, böyle demokratik bir devletteki vatandaşların kendi emekleri ile yaşayabilmeleri ve kaynakları hakça paylaşabilmeleri için devletin dışa kapalı olması gerektiğini savunur. Devletin ödevi ise yasaya kendiliğinden uyan bireyler yetiştirmektir, böylece zorlayan devlet ortadan kalkacaktır.

Fichte Felsefesi zamanla romantiklerden etkilenmiş ve kendisinden sonraki Alman filozofları için bir kaynak oluşturarak yeni bir akımın doğmasını sağlamıştır.

Fichte, 27 Ocak 1814 tarihinde Berlin’de öldü.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.